Bazen insan kendini derin bir yalnızlığın içinde bulur. Kimsenin onu anlamadığını hisseder, çevresindeki insanlardan uzaklaşmanın mı yoksa tamamen yeni bir başlangıç yapmanın mı daha iyi olacağını sorgular. İş hayatında maruz kaldığı mobbing katlanılmaz bir hale gelir. Sosyal ilişkilerinde yaşadığı olumsuzlukları içselleştirerek, farkında olmadan kendi dünyasını daha da boğucu hale getirir.
Bu süreç gerçekten zorlayıcıdır ve insanı içten içe yıpratır. Bazen içimizde birikenler öylesine ağırlaşır ki en ufak bir olay bile o yükü daha da artırır. Hele ki çevrendekilerin seni anlamadığını düşündüğünde, yalnızlık hissi kaçınılmaz olur.
Belki de böyle zamanlarda bir mola vermek en iyisidir. Yer değiştirmek mi, insanlardan uzaklaşıp biraz kendinle baş başa kalmak mı? Bunun cevabını ancak senin hislerin verebilir. Önemli olan, bu sıkışmışlık hissinin içinde kaybolmamak. Çünkü bazen dış etkenler değişmese bile, insan kendini toparladıkça onlarla başa çıkma şekli değişir ve bu da hayatı daha yaşanılır hale getirir.
Bu konuyu, farklı bir yerde değer göreceğine inanan insanlarla ilgili bir fabl ile açıklamak istiyorum:
Bir gün baykuşla karşılaşan kumru sormuş:
“Nereye gidiyorsun?”
“Batıya göçüyorum,” demiş baykuş.
“Neden?” diye sormuş kumru.
“Buradakiler benim sesimden hoşlanmıyor,” diye cevap vermiş baykuş, “Bu yüzden batıya gitmek istiyorum.”
“Sesini değiştirebilirsen daha iyi olur. Değiştiremezsen, batıya da gitsen aynı şey olacak, çünkü oradakiler de sesinden hoşlanmayacak.”
Bu hikâye bize gösteriyor ki asıl mesele çevremizi değil, kendi bakış açımızı değiştirmek. Çevremizdekilerin üzerimize yapıştırdığı etiketlere ya da uyguladığı mobbinge aslında biz izin veriyoruz. Yerleri, insanları değiştirmek yerine öncelikle kendimizi değiştirmeliyiz. Çünkü bizi olumsuzluklardan kurtaracak olan yine biziz. Hayattaki en büyük kurtarıcımız kendimiziz.
Başkaları bizi övse de eleştirse de, onlar yalnızca kendi düşüncelerini yansıtır. Biz, kendi değerimize odaklandığımız ve kendimize inandığımız sürece kimsenin baskısı altında kalmayız.
İçselleştirme konusuna gelince, bunu yapmak kolaydır ama bir o kadar da tehlikelidir. Başkalarının yanlışlarını kendi içine çekmek, onların yükünü taşımak insanı daha da yorar. Bu yüzden sınır çizebilmek, “Bu benim sorunum değil” diyebilmek büyük bir adımdır.
Peki, şu an senin için en iyisi ne olurdu? Bir mola mı, yeni bir başlangıç mı, yoksa sadece farklı bir bakış açısı mı?