Ticaretin yoğun olduğu yerde ne bela eksik olur ne de çeteler. Yıllarca dile getirdiğim bu konular üzerine ilçede son 2 yılda ciddi operasyonlar yapıldı. Gerek uyu*turucu gerekse de tefec*lere yönelik yapılan baskınlar sonrası çok sayıda kişi kodese gönderildi.
Aslında İnegöl’ün potansiyel en büyük belaları halen paraya hükmeden FETÖ’cüler.
Halen her yerde varlar. Halen dimdik ayaktalar. Fazla kendilerini belli etmeden saman altından su yürütmeye devam ediyorlar.
Bu belanın defedilmesi pek kolay olmayacak. Biliyorum o’nlar uyusa da devlet uyumaz. Devlet hep 18 yaşında çünkü. Günü geldi mi tepelerine biner. Binecekte.
Yıllarca ilçede göz göre göre tefec*lik yapıldığını dile getirmeme rağmen neden sessiz kalındığını hep merak ederdim. Göz göre göre ocaklar sönüyor, silahların gölgesinde firmalar batırılıyordu. Her platformda bunları söylememe rağmen kimsenin adım atmaması tuhafıma gidiyordu. Meğerse devlet boş durmuyormuş, aylarca hatta yıllarca süren teknik takipler yapılıyormuş. Çok şükür operasyonlarla insanlarımızı kemiren çeteler tek tek yakalandılar.
Ancak tefec*ler tamamen temizlendi mi? derseniz. Bence hayır…
Gelelim uyu*turucu çetelerine…
İnegöl’de Başsavcılığımızın, savcılarımızın, İnegöl Emniyeti ve Jandarmamızın bu konuda ki hassasiyetini çok takdir ediyorum. Ciddi bir mücadele var. Ama şu unutulmamalı ki bu tipler çok profesyoneller.
Uyu*turucu baronları telefon kullanmıyor, uyu*turucuyu ellerine almıyor. Kendilerince delil bırakmadan, suç unsuru oluşturmayan metotlarla faaliyetler gösteriyorlar. Bu kişilerin tutuklanması noktasında somut delillerin oluşturulması ve suçüstü kolay olmuyor. Ama bu kişiler biliniyor. Baronlarda bunu bildikleri için nefes almakta zorlanıyorlar. Nefeslerinin kesilmesi an meselesi. Ancak dünyada engellenemeyen bu durumun İnegöl’de tamamen biteceğine inanmakta çok zor.
Ve gelelim kumarh*ne meselesine…
İnegöl’ün diğer baş belaları da kumarh*neler. Kahvehane adıyla açık olan kumarh*neler faaliyetlerine devam ediyor. Ama bunlarda zeki. Çayına oynanır gibi oynanıyor kumar.
Masada açıktan para dönmüyor. İşletmeci çay parası adıyla topladığı paradan komisyonunu aldıktan sonra kalan parayı oyunu kazanan kişiye para iadesi gibi geri ödüyor.
Alenen bir delil olmadığından o işletmelere yasal işlem yapılamıyor. Zaman zaman çeşitli bahanelerle mühürlenen bu batakhaneler, çok sayıda aileyi ekonomik olarak çökerttiler. Ama her ne olursa olsun bunların köklerini kurutana kadar mücadeleye devam edilmesi gerekiyor.
Bu işletmeler kum*rdan mühürlenemiyorsa, başka sebepler bulunmalı.
Bu yerlerin nereleri olduğu alenen biliniyor. Zaman zaman rahatsızlık verilerek düzenleri bozulsa da bunun ötesine bugüne kadar fazla gidilemedi. Ramazan ayının gelmesi ile birlikte bu yerler en aktif dönemini yaşayacaklar yine. Bu nedenle kumarhaneler dosyasına daha fazla değinilmesi gerektiğini düşüyorum.
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi sosyal medya sayfalarımızda yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim.
Saygılarımla…
