Yaklaşık iki veya iki buçuk aydır devam etmekte olan yeni su hattı çalışmaları beraberinde olumsuzluklarda getirdi.

Herkes bu yaz sıcağında tozdan ve araçların geçişlerindeki sıkıntılarından tutun da ev hanımlarının balkon sefalarını yapamadıklarına varıncaya kadar türlü olumsuzlukları dile getirdiler. Geçenlerde esnaftan biri bana:

“Yusuf ağabeyi geçenlerde yazdığın şu tozlarla ilgili şikayetlerimizi dile getirdin. Ancak benim başımdan geçen bir olay var, onu da size aktarayım. Bu toza ve trafiğin aksamasına adeta rahmet okutacak bir olay!” deyince ben merakla sordum:

“Hayrola kardeşim? Yoksa bu çalışmalardan dolayı bir kaza mı geçirdin?” deyince dertli esnaf arkadaş içini döktü:

“Ağabey hayır mı şer mi anlatayım da sen hak ver. Hani sen kaza mı geçirdin diye sordun ya, evet. Hem de görünmez bir kaza. Ben arabamla her yeri delik deşik yolda ağır ağır gidiyorum. Karşı istikametten hızlı gelen bir aracın tekerinden fırlayan taş arabamın ön camını çarptı. Bir an neye uğradığımı şaşırdım. Allah’tan karşı istikametten başka bir araç gelmiyordu. Yoksa bu korkuyla o araca çarpmamak içten bile değildi.”

Ben bu mağdur arkadaşa:

“Geçmiş olsun, kazayı bir cam kırılması ile atlatmışsın arkadaş. İnşallah şu su hattı çalışmaları bir an önce biter de bizde şu sıkıntılardan kurtuluruz." dedim ve esnaf arkadaş sözümü keser kesmez ekledi:

“Ağabey şu kapatılan boru hatlarının üzerine çakır taşlı malzeme döküp gidiyorlar. Aylardır bu malzeme, araçların geçişlerinde sağa sola serpelenip sağlam asfaltın üzerine geliyor. Oradan da hızlı geçen araçların tekerlerinin yan tarafına gelince kurşun gibi fırlatıyor. Geçenlerde bir arkadaşın hanımının koluna bu fırlayan taşlardan biri denk gelmiş. Kadının kolu mosmor olmuş. Neredeyse kolu kırılacakmış. Allah’tan kolunda morluktan başka bir şey olmamışta olayı böyle ucuz atlatmış.”

Evet, gerçekten Allah’a emanet yaşıyoruz. Çoğu yerde borular döşenip bitmiş olmasına rağmen neden buraların asfaltlanıp tamamen bitirilmesi yapılmıyor? Gerçekten bu da ayrı bir merak konusudur.

Bu yaşananlar ilçemiz halkına bir zulüm değil midir? Bu konu ile geçen yazımda da belirttiğim gibi yaşanan bu olumsuzlukların yanı sıra birde işin sağlık boyutu var ki bu konuların en önemlisi.

İnsanlarımız her gün bu toz bulutlarını teneffüs etmekte. İleride solunum yolları ve akciğer rahatsızlıkları şikayetleri de artacağı varsayımını göz önüne alırsak, bu insanlarımıza yapılan su taşıma risale hattının sevabı kadar bir de vebali olmaz mı?

Evet, bu sütunlardan yetkililere sesleniyorum: “Lütfen yapılan bu sevaba vebali eklemeyin! Bir an önce kazılan ve boruları döşenip bitmiş yerlere asfaltlayalım.”