Evet, ülkemizde ne zaman ilçelerin il olma mevzusu gündeme gelse, bizim de heyecan ve özlem duyguları bir anda kabarıyor. Ancak bu işler duygularla ve hayalle olmadığı da açıkça ortadadır. Zor işleri başarmak için çok çalışıp çokça çaba harcamamız gerekir.
Öncelikle belirtmem gerekiyor, birçok ilden büyük olan İnegöl’ümüz için nasıl çaba harcamalıyız?
1- Sivil toplum Kuruluşlarının etkili çabaları gerekir.
2- Siyasi parti ilçe Başkanları mevzuyu her fırsatta dile getirerek konuyu sıcak tutmaları lazımdır.
3- İlçemizden seçilmiş eski, milletvekillerimiz ile halihazırda bulunan Millet Vekillerimiz büyük çaba ve gayret içinde olması gerekmektedir.
4- Biz basın mensupları mevzuyu sürekli gündemde tutarak ilçemiz hakkında tüm önemli bilgileri bir brifing dosyası haline getirip ilgili yerlere bildirmemiz gerekir.
5- İlçe halkı da tek vücut olup bu konuyu sürekli canlı tutmamız ve hakkımızı almadan bu işten vaz geçmememiz gerekir.
Daha sayabileceğim çok madde var ancak önemli olan hazır böyle bir konunun gündeme gelmesini fırsat bilmeliyiz. Hani güzel bir atasözü var:
“Ağlamayana meme yok!”
Evet, tabiri caizse bizde sürekli ağlayıp memeyi hak edelim.
Bakın birçok ilde olmayan önemli fırsatlarımızı şöyle dile getirelim:
Bir organize Sanayi Bölgesi, iki Küçük Sanayi sitesi, Bir İhtisas Mobilya Sanayi Sitesi gibi ticari alanda çağ atlamış bir ilçe konumunda olduğumuz malum.
Nüfus konusuna hiç değinmek istemiyorum. Nedenine gelince yazımın başında da belirttiğim gibi birçok ilden büyük olduğumuz ortada. Üstelik, Yenişehir ilçesi, Bozüyük İlçesi ve Domaniç’in İnegöl’e bağlanması halinde İnegöl’ün bir Büyük Şehir nüfusuna ulaşacağı da ortada.
Sürekli göç alan mobilya sanayisi bir çığ gibi büyüyen İnegöl kabına sığmayan Türkiye’nin sayılı büyük ilçelerinden biridir.
İl olmanın nimetleri ile daha da büyüyüp gelişecek olan İnegöl için çaba sarf etmemek İnegöl’e en büyük kötülüktür. Hepimizin çaba sarf etmesi ve elimizden geldiğinin fazlasını yapması gerekti gerçeğini asla unutmamamız gerekir.
İlçemizde sadece birkaç fakülte ile yetinmeyip bir üniversitenin kurulmasını da gündeme taşıyarak yeni bir büyük şehir statüsünü kazanabiliriz.
Bu günlerde ortaya atılan ve ülkemizde ki büyük ilçelerin il olma mevzusunu yine başka yıllara bırakmayıp çokça çalışarak konuyu unutturmadan gündemde tutmalıyız.
Öte yandan ilçemiz içen yapılacak çok hizmetlerin olduğu ve bu hizmetleri de ancak il olduğunda olabileceğini de unutmamak gerekir. Bu hizmetlerin başında ilçemizde ki oto park sorunu olduğu hepimizce malumdur. Gelecekte ilçe merkezinde araç trafiğinde büyük sıkıntılar ortaya çıkacaktır. Bunun için büyük projelere gerek duyulmaktadır. Katlı otoparkların çoğaltılması, trafik akışının rahatlatılması için otoparkların yanı sıra alternatif yolların artırılması veya genişletilmesi gerekmektedir.
Bütün bu işler için bir ilçe belediyesi bütçesi ile olacak işler değildir. İl olmanın nimetlerini burada saymakla bitiremeyiz. Büyük işler yapmak için büyük bir bütçeye ihtiyaç vardır ve bunun yolu da bir il olma gerekliliğidir.
İnegöl hepimizin! Burada yaşayan herkesinde elinden gelenleri yapması ile gerçekleşeceği malumdur.
“Nasıl olsa birileri uğraşıyor, bize mi düştü?” demek saf dilliliktir.
Evet, hazır böyle bir konu gündeme gelmişken haydi İnegöl paçalarımızı sıvayalım. Hayırlısıyla il olma hayalimizi gerçeğe taşıyalım…