Modern zamanın modern gelinleri, post modern

aile yapısı…

Hani o, kaynanasından yıllarca ıstırap görmüş annelerimize nispeten padişahlık sürüyor denen gözde ailelerin, dişi kuşları. Şimdiki gelin modelleri. Onlardan bahsedeceğim.

Son zamanlarda “olgun” insanlarımız, eleği duvarda asılı büyüklerimiz, aile bilincindeki kalitenin düştüğünü, sorumluluk duygusunun köreldiğini, ilişkilerin soğuduğunu iddia eder dururlar. Etsinler. Haklılık dereceleri yüksek ama... O ayrı.

Var olsunlar kadın programları, magazinler, klipler, diziler, şunlar bunlar; bizim kullan-at modelinden yobaz, karaktersiz ve bilinçsiz ev tarzı oluşturmamıza büyük katkı sağladı.

Öyle ki, ailedeki kalitenin düştüğü yerde şikâyetler, yakınmalar hatta yıkıntılar da baş gösterdi. Keyfinin buyruğuna hareket eden, kaynana gelin ilişkisinden yoksun, anlayışsız ve saldırgan evli bayan motiflerinin oluştuğuna dair çooookça duyum alıyoruz.

Öyle hâl alan dişi kuşlar var ki, haziranın başında denize kaçabilmek için yemeden içmeden kısıp, üzerine “rejim” süsü verdiğinde, kimsenin ruhu duymuyordu. Özgür olmalıydı belki de…

Daha özgür, daha özgür, daha da özgür… Kocaya daha bağımsız ve daha serbest bir yaşam tarzına heves etmişti bir kere… Eeee dedim ya, kadın programlarındaki ablaları, onlara bunu öğütlüyordu her dakika; kocan senin “özgür” olmana karşı mı geldi, kota mı koydu? Salla!

Daha iyisini bulursun!

Hep bu mesajı verdiler. Hatta gözlerinin önüne her defasında sanatçı ablaları getirildi; sürüsüne bereket, bir kaç koca eskitmişlerdi, güzelliğinden, estetiğinden, zenginliğinden ve hatta “özgürlüğün- den” ödün vermemiştiler ya!

Çocuk mu? Kaldır at bakıcıya! Onunla oynasın dursun. Anne kokusu almasın. N’olacak!

Çık gez çarşı pazar! Senden önemli mi? Canın sağ olsun!

Boya tırnaklarını, sür maskarayı gözlerine, hatta rengini beğenmediysen çak mavi lensi, sür fondöteni, çık herifin karşısına, de ki: Bak aslanım! Ben “özgür” bir insanım. Çalışıyorum, para kazanıyorum, kendi paramı kendim kazanıyorum, çocuğuma en iyi gelecek imkânlarını da sağlıyorum, yani sana muhtaç değilim, özgürlüğüme mani olursan, sen de benden mani kalırsın! Ayağını denk al!

Haklı kaynanalar! Onların zamanında bırak fondöteni ruju, gözlerine sürme bile çekemezlerdi kocalarından izinsiz. Çocuk acıkınca gık bile çıkarmadan doyurulur, şefkat gösterilir, az büyüyünce toprağa salınır, ev işleriyle meşgul olunur, bir de kaynana dırdırı çekerlerdi üzerine. Eeee şimdiki gelinler akıllı, neyi nereden vuracağını iyi biliyor.

Yorum sizin, yıllarca köle muamelesi görüp, sultan koltuğuna oturmaya çalışan kaynanalar mı, yoksa sultan makamına çoktaaaan oturmuş da, kaynanasına kan kusturan modern gelinler mi haklı?