Herkesin gayet net olarak bildiği ama konuşamadığı bazı gerçekler var. Bu ülke her zaman Türk-Kürt, Alevi-Sünni kavgalarıyla çok bedeller ödedi. Tam bazı şeyler bitti derken, İnegöl’de son zamanlarda bazı zihniyetler, bu etnik milliyetçiliği hortlatmaya, insanları birbirine düşürmeye çalışıyor.
Özellikle bu kinin neden ve niçin hortlatılmaya çalışıldığını çok iyi analize etmek ve “dur” demek gerekiyor.
İnegöl, kozmopolit yapısıyla herkesin kardeşçe yaşadığı, birbirlerine kız verip aile oldukları, birbirleriyle ortaklık kurup ticaret yaptıkları örnek bir şehir aslında.
Kültürel zenginlikleriyle büyüyüp, geliştik. O’nlarca kültürel dernek ve spor kulüpleri kuruldu. Bu dernek ve spor kulüpleri çocuklarımıza önemli hizmetler vermeye devam ediyor.
Ama İnegöl’de bazı yerleri kendilerine rant kapısı yapıp kendisini İnegöl’ün sahibi sanan bazı şahsiyetler, içlerinde ki nefreti kusmaya ve bunu alenen anlatmaya başladılar. Ve üzülerek ifade ediyorum ki bunu siyasete de alet ettiler.
Geçtiğimiz yıllarda siyasette yaşanan dizayn hamlelerini herkes biliyor. Buna rağmen İnegöl sevgisini hiç yitirmemiş insanlar susuyorsa, emin olun ki bu çatlak sesleri birileri sustursun diyedir.
Özellikle İnegölspor üzerinden yapılan ve ilçenin en büyük markasına zarar veren bu tür düşüncelerin ayıklanması gerekiyor. İnegölspor bu şehrin gerçek ve en önemli çatı yapılarından biridir. Bu şehirde yaşayan herkesin İnegölspor’a bir aidiyet duygusu vardır. Ancak İnegölspor’un sahibi gibi davranan ve günlük hayatta hiçbir başarısı olmadan buradan nemalanan (X) kişiler, izledikleri tavır ve siyasetle bu güzide yapıya, buraya maddi ve manevi hizmet eden başkan ve yöneticilerine, işadamlarına ve her dönemin Belediye Başkanlarına zarar verdiler.
Geçmişte başkan olmak isteyen insanlara bile mobing uygulayan bu yapılar, şimdi yine sahnedeler. Kimse oraları babalarının çiftliği filan sanmasın. Herkesin her şeyi bilmesine karşın, sen yine de yazmasaydın diye biri beni ararsa bozuşuruz şimdiden söyleyeyim.
Her gün sosyal medya üzerinden imalı paylaşımlarla abanın altından sopa gösteren, İnegöl’ün kültürel yapısına zarar veren ve etnik kutuplaşmanın fitilini ateşleyen bu kişileri yakından takip ediyorum ve etmeye de devam edeceğim.
Tabi bu eleştirim sadece o’nlara değil..
Manavı, Arnavut’u, Gürcü’sü, Abaza’sı, Çerkez’i, Boşnak’ı, Laz’ı, Kürdü fark etmez. Kim etnik milliyetçilik yapıp ayrışmaya çanak tutuyorsa, bu şehrin altına dinamit koyuyordur. Bize yakışan birlikte bu şehri harekete geçirmek, birlikte büyütmek ve birlikte kol kola İnegöl’ü ayağa kaldırmaktır.
İnegölspor’un bir üst lige çıkması için canını dişine takan, kendi işlerini ve evini ihmal eden Kani Ademoğlu ve yönetimi başta olmak üzere, diğer spor kulüplerimizin ve diğer kültürel derneklerimizin başkan ve yöneticilerinin suçu nedir arkadaş?
Daha ne yapsın o insanlar? Bu insanlarımızın ayakta tuttuğu bu yapıları arkanıza alarak kimse külhanbeylik taslamasın. Aynı şeylerin yaşandığını görür ve hissedersem tek tek bu kişileri yazacağımdan da kimsenin şüphesi olmasın.
Bizim için esas olan bu ülkenin dirliğidir, bu şehrin ve ilçenin refahı ve huzurudur. Her kim ki buna zelal getirirse Yıldırım Gazetesi olarak söz veriyorum karşısında bizi bulacaktır.
Haftaya Salı günü İnegöl siyasetinde ki anlamsız gizli düşmanlıkları dile getireceğim.
Saygılarımla…
